babil kulesi ne demek?

Babil Kulesi, Tekvin Kitabı'nda (11:1-9) anlatılan bir efsanevi yapıdır. Hikayeye göre, Tufan'dan sonra insanlar tek bir dil konuşuyor ve Şinar ovasında yerleşmişlerdi. Bu insanlar, göklere uzanacak bir kule inşa etmeye karar verdiler, böylece adlarını ölümsüzleştirecekler ve dünyaya dağılmalarını önleyeceklerdi.

Tanrı, insanların ortak dilini karıştırarak inşaatlarını durdurdu ve böylece insanlar dünyaya dağıldılar. Babil Kulesi'nin, insan gururunun ve Tanrı'ya karşı isyanın bir sembolü olarak yorumlandığı yaygın bir görüştür.

Babil Kulesi'nin gerçekliği ve yeri hakkında şunlar bilinmektedir:

  • Efsanevi bir yapıdır: Arkeolojik bulgular, göklere uzanan devasa bir kuleye dair hiçbir kanıt sunmamaktadır.
  • MÖ 6. yüzyıldan kalma Babil'deki Etemenanki Zikkuratı'yla ilişkilendirilmiştir: Zikkuratlar, eski Mezopotamya'da dini amaçlarla inşa edilen çok katlı piramit benzeri yapılardı. Etemenanki Zikkuratı, Marduk tapınağını barındırıyordu ve muhtemelen Babil Kulesi efsanesinin kaynağıdır. Ancak, bu yapı bile göklere ulaşacak kadar yüksek değildi.
  • Yer olarak genellikle Babil (günümüz Irak'ındaki Babil şehri) kabul edilir: Ancak, Tekvin Kitabında bahsedilen "Şinar ovası" daha geniş bir coğrafyayı kapsıyordu.
  • Sembolik anlamı daha önemlidir: Babil Kulesi'nin gerçek bir yapı olarak var olup olmadığına dair tartışmalardan daha önemli olan, hikayenin insanlığın kibri, Tanrı'ya karşı isyan ve kültürel çeşitliliğin önemi gibi temaları ele almasıdır. Efsane, farklı kültürler ve diller arasındaki iletişim sorunlarını da yansıtmaktadır.

Kısacası, Babil Kulesi, tarihi gerçeklikten çok dini ve edebi bir anlatıdır. Anlatıdaki insan gururu ve Tanrı'nın müdahalesi, insanlık tarihi ve dini düşünce için önemli sembolik anlamlar taşır. Etemenanki Zikkuratı'nın bu efsane için olası bir ilham kaynağı olduğu düşünülse de, gerçekte göklere uzanan bir kule asla inşa edilmemiştir.